Tarihi Yerler

Prusias Ad Hypium Antik Kenti

     Konuralp kentinin de içinde bulunduğu bölge Herodot, Xenophon ve Strabon gibi antik çağ yazarlarına göre M.Ö. 1200-700 yılları arasında Trakyalı halkların yurdu olarak anılır. Klasik dönemde Megaralılar tarafından ‘’Kieros’’ ismi ile kurulduğu bilinmektedir. M.Ö. 183’te Bithynia Kralı I Prusias tarafından ele geçirilen kent Melen (Hypium) çayının üstündeki Prusias anlamına gelen ’’Prusias ad Hypium’’ adını alır. Bölge M.Ö. 74 yılında Bithynia Kralı IV. Nikomedes’in döneminde Roma yönetimine geçer. M.S. I. yüzyılda gelişmeye başlayan kent, M.S. II. ve III. yüzyıllar arası sosyal refahta doruğa çıkmıştır.

     Antik kentte ele geçen ithaf yazıtlarında, Prusias Ad Hypium Kenti’nin su kemerleri, agora, boule, tiyatro, hamam gibi diğer birçok önemli anıtsal yapılarının birçoğunun bu dönemlerde inşa edildiği bilinmektedir. Ortaçağda da kent hakkında yazıtlar ve dini toplantı kayıtlarında zengin bilgi elde edilmektedir. Erken Hristiyanlık dönemi ve sonrasında da kent canlılığını devam ettirmiştir. Prusias ad Hypium, Orhan Gazi’nin komutanlarından olan Konur Alp Bey tarafından 1323 yılında ele geçirilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır. 

 

Yol Tarifi Almak İçin Tıklayın..

Konuralp Antik Tiyatro

     Halk arasında kırk basamaklar olarak bilinen Antik Tiyatro, Helenistik Çağ’da (MÖ 300-30) yapılmıştır. Eklemeleri Roma Dönemi’ne (MÖ 30-MS 300) aittir. Prusias ad Hypium Antik Kent’inde bulunan ve iki kademeli olan tiyatronun sahne arkası duvarı ile ikinci kademenin oturma sıralarının bir bölümü günümüze ulaşmıştır. Ayrıca sağ ve soldan giriş çıkışları sağlayan tonozlu geçitleri de toprak üstündedir. Tiyatronun sahne arkası binasının uzunluğu 144 ayak, genişliği 48 ayaktır.

     Tiyatronun birinci kademesinde oturma sıraları görünmüyorsa da yaklaşık 17 oturma sıralık bir boyuta sahiptir. Orta yoldan çok dik merdivenlerle bağlanan ikinci kademenin 15 sırası yerinde olmakla birlikte, aslında 4 sıralık daha yer vardır. Böylece tiyatro yaklaşık toplam 36 oturma sıralıdır. Işınsal yol kenarlarındaki sıra başlarına aslanpençeleri işlenmiştir. Işınsal yol basamakları ile süslemeleri Side Tiyatrosu’nda görüldüğü gibi uzunca tek bir taştan yapılmıştır. 5.978 m2 alana sahip, 100 metre uzunluğunda, 74 metre eninde bir alana yayılan tiyatronun kapasitesi yaklaşık 10.000 kişiliktir.

 

Yol Tarifi Almak İçin Tıklayın..

Düzce Konuralp Müzesi

     Prusias ad Hypium Antik Kenti’nin zengin kültürel mirasını yaşatmak üzere kurulan müze, 2003 yılında ziyarete açılmıştır. 3 teşhir salonu, 1 laboratuvar, 2 depo, 1 konferans salonu ve idari bölümlerden oluşur. Müzede, 1.848 arkeolojik, 491 etnografik ve 3.898 sikke olmak üzere toplam 6.237 eser bulunmaktadır. 

Konuralp Türbesi

     Düzce’de yer alan Konuralp Türbesi, aynı zamanda beldenin ismi. Konuralp, Osmanlı döneminin padişahlarına hizmetlerde bulunmuş bir şahsiyettir. İskân siyaseti politikasının sıkı takipçisiydi. Askeri başarıyla anılmaya devam ediyor ve özellikle 1323 senesinde Düzce’nin Bizanslıların elinden alınmasındaki başarısı dilden dile dolaşmaktadır. Bir akıncı olan Konur Alp, Mudurnu, Akyazı, Bolu ve Samandıra’nın fethini tamamlamış cesur bir asker. Kendisi 1326 senesinde vefat ederek şu anki türbesine defnedilmiştir.

     Türbe içinde toplamda 3 mezar bulunmaktadır ve bu mezarlardan birinin Konuralp’e diğerinin ise yakını Ali Hamza’ya ait olduğu düşünülmektedir. Üçüncü mezar hakkında ise net bir bilgi bulunmamaktadır. Türbenin üzeri 70 yıl önce kapatılmıştır ve yakın zamanda restore edilmeye başlanmıştır.

Yol Tarifi Almak İçin Tıklayın..

Akçakoca Ceneviz Kalesi

     Ceneviz Kalesi, doğal bir güzelliğe sahiptir. Sahil kıyısının güzelliği ile ortaya çıkan Ceneviz Kalesi, tarihi hikayesiyle de ön plana çıkıyor. Kalenin tarihi ise Haçlı Seferleri’ne dayanmakta. Denize sıfır bir noktada inşa edilen kale, denizden yüksek olması sayesinde denizden gelebilecek tehlikelerin engellenmesinde de önemli bir rol oynamıştır.

     Kalenin mimarisinde kullanılan taşlar kiremit ve moloz taşlarıdır. Ceneviz Ticaret Yolu için çok önemli bir yapı olması sayesinde kale, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi‘ne dahil edilmiştir ve ülkemiz tarafından da Arkeolojik ve doğal sit alanı olarak kabul edilmiştir.

     Neden gitmeliyim? Günümüzde piknik ve mesire alanı olarak kullanılıyor. Kalenin doğu ve batısında bulunan mavi bayraklı iki plaj sayesinde, burası ziyaret edenler sadece tarihin nefesini hissetmekle kalmıyor, aynı zamanda muhteşem plajların ve doğanın içinde huzurlu ve eğlenceli zamanlar geçirme olanağına da sahip oluyor

Yol Tarifi Almak İçin Tıklayın..

Hemşin Camii

     Tarihi bir yapıya sahip olan Hemşin Camii, 150 yıllık bir geçmişe sahip. Hemşin köyünde bulunan cami, Akçakoca’ya yakın bir konumdadır. Mimaride göze çarpan detay ise; ahşap malzemenin doğayla örtüşmesidir ve çantı tipinde inşa edilmiştir. Çantı, çivi kullanmadan ahşap malzemenin iç içe geçmesi ile yapılan ve yapının uzun yıllar sağlam bir şekilde kalmasını sağlayan bir yapı türüdür. Cami, 1877 senesinde Ruslarla Osmanlı arasındaki savaş nedeniyle Artvin‘den gelen Hemşinliler tarafından yapılmıştır.

     Neden gitmeliyim? Çantı tekniği ile yapılmış olması ile dikkat çeken Hemşin Camii, muhteşem tavan işçiliği ve minberi ile mutlaka görülmesi gereken Düzce camileri arasında bulunmaktadır.

Yol Tarifi Almak İçin Tıklayın..

Dadalı Köyü

     Dadalı Köyü tarihi evleri ve huzur veren sokakları nedeniyle ziyaret listenize almanız gereken yerler arasında bulunuyor. Eğer Düzce’de vaktiniz kalırsa bu güzel köyü de ziyaret edebilir ve keyifli birkaç saat geçirmek için köyün sokaklarında gezerek muhteşem ahşap evleri fotoğraflama fırsatı yakalayabilirsiniz. Dilerseniz yerli halkın organik olarak üretmiş olduğu ürünlerden de satın alabilirsiniz.

Yol Tarifi İçin Tıklayın..